Merhaba arkadaşlar.
  Bildiğiniz üzere geçen hafta 9.TEÇ yani Tıp
Eğitimi Çalıştayı düzenlendi biz de okulumuz adına bu çalıştaya  katılım  gösterdik.Çalıştayda birçok konu konuşuldu
tartışıldı  birçok konuda yeni fikirler
ortaya atılıp eminim hepimizin aklında olan birçok konuya farklı bakış
açılarıyla  yeni çözüm önerileri
getirildi . Bu yazıda  sizlere çalıştaydan
aklımda kalan önemli kısımları aktarmak istiyorum.
    
İskender Sayek hocamız toplumcu tıp eğitimi konuşmasını yaptığında bize
geçmiş yıllarda tıp fakültelerinde yapılan bir uygulamadan bahsetti . Günümüz  koşullarında giderek artan tıp öğrenci
nüfusunun ve bu artşı karşılayamayan tıp fakültelerinin yol açtığı büyük bir
sorun olan tıp öğrencisinin hasta göremeden mezun olması, hocasının yanında
yeterli gözlem yapamadığı hastayla yeterince etkileşim kuramadığı  için niteliksiz yetişmesinin belkide
canlandırılmasıyla önüne geçilebilecek bir uygulama. Geçmiş yıllarda
Hacettepe  Üniversitesi  bulunduğu çevrede bulunan her bir eve ilk
yıllardan başlayarak sorumlu hekim adı altında öğrencileri gönderirmiş ve bu
öğrenciler o evlerin adeta aile hekimi olur 
hastaları , hamileleri ,çocukları takip eder ve kendi hastaları
hastahaneye geldiğinde yine mutlaka kendileri ilgilenirmiş . Bunun doğurduğu
sonuç ise mezun olduğunda hasta ile iletişim kuran kendine güvenen sadece
teorikte değil pratikte de başarılı hekim. Biz bu fikri çok beğendik fakat
günümüzde  uygulanabilirliği açısından da
tartışmaya açık.
  Daha sonra Yavuz Dizdar hocamız konuşmayı
ele aldığında ona birçok farklı soru yöneltildi fakat genel olarak özetlersek hocamız
bazı hekimlerin hekimlik mesleğini toplum 
için değil bu mesleğin getirdiği yüksek yaşam koşulları için
yaptığından  oldukça  şikayetçi . Bu konuda ise bize önerisi  gerçekten toplum için çalışan  mesleğin 
kazandırdıklarından değil bizim topluma  hastalara kazandırdıklarımızdan haz alan
hekimlik anlayışı. Ayrıca hocamızın tıp fakültelerinde  teoriğe verilen yoğun önem ve iyi not alan
tusda yüksek başarı  gösteren hekim iyi
hekim midir gibi  sorulara verdiği
cevapları özetlersek bilgi yarı ömrü giderek azalmakta bu durumda “Hastaya
hakim ol bilgiye değil” olarak açıklayabiliriz .
  Yazımı 
bitirirken son olarak aktardıklarım çalıştayın sadece  çok küçük bir kısmıydı  eğer 
neler yaptığımızı bilmek isterseniz bildirimizi okumanızı öneririz . Tıp
Eğitimi ile kalın.    
 



 
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder